Milliyetçi Hareket Partisi(MHP) Bandırma Belediye Meclis Üyesi Harun Algül, Bandırma’nın depreme hazırlıklı olmadığını vurgulayarak “Memlekette kişisel menfaatler tekniğin ve bilimin önüne geçmiştir.” dedi.
Milliyetçi Hareket Partisi(MHP) Bandırma Belediye Meclis Üyesi Harun Algül, ilçe başkanlığında düzenlenen basın toplantısında Bandırma’nın depreme hazırlıklı olmadığına dikkat çekti. Algül, Bandırma’nın üzerinde çokça durulması ve tedbir amaçlı somut adımlar ile tedbirler alınması gereken konular olduğunu dile getirerek Bandırma’nın olası bir depreme hazır olmadığını vurguladı. Bandırma Belediye Meclisi’nde sık sık AFAD ile ilgili eleştiriler geldiğini söyleyen Algül, “Deprem hazırlığı konusu sadece deprem sonrası hizmetler şeklinde halka lanse edilmektedir. Mevcut binalar ile ilgili somut bir adım atılmamakta, yeni yapılacak yapıları ne şekilde denetleneceği konuşulmaktadır. Bu noktada Bandırma Belediyesinin deprem ile ilgili öncelikli ve acil müdahale gerektiren net bir görevi vardır. O da Bandırma genelindeki mevcut yapılar ile ilgili sorumluluğudur. Çadır, erzak, ilaç bunlara ihtiyaç vardır ama belediyenin esas görevi yıkılmayacak yapıları tesis etmek, sorunlu bölgeleri tespit edip kentsel dönüşümü ivedilikle başlatmaktır.” dedi.
“YEREL YÖNETİMCİLERİMİZİN DEPREM KONUSUNDA FARKINDALIĞI VAR MI?”
Bandırma ilçesi genelinde yer alan yapıların olası şiddetli bir depremde dayanma olasılığını ne durumda olduğunu soran Algül, “Ordu Caddesi ve Atatürk Caddesindeki yapıların durumu nedir? Deprem sonrası bu caddeler yürünebilir bir halde kalacak mıdır? Çınarlı Mahallesi, Paşabayır Mahallesi bu sınavdan başarılı çıkabilecek midir? Peki bu durum karşısında yerel yöneticilerimizin farkındalıkları var mıdır? Dostlar pazarda görsün bir deprem komisyonu kuralım…bir iki toplantı yapalım basında çıkalım mıdır?” diye konuştu.
“KENTSEL DÖNÜŞÜM STRATEJİ BELGESİ HAZIRLAMA GÖREVİ BANDIRMA BELEDİYESİ TARAFINDAN TAMAMLANAMADI”
2019 yılı itibariyle Çevre Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı tarafından tüm Türkiye’deki Belediyelere gönderilen “Kentsel Dönüşüm Strateji Belgesi” hazırlama görevinin Bandırma’da tamamlanamadığını söyleyen Algül, yıllardır bu belgenin hazırlanması konusun imar komisyonunda bekletildiğini ifade etti. Algül, “Defalarca muhatapları ile toplantı dahi yapılsa da Bandırmanın mevcut yapı stoğunu yenilemesi “Kentsel Dönüşüm Strateji Belgesi” hazırlanmadan mümkün değildir. Bu konuda Belediye meclislerinde partimiz adına yaptığımız konuşmalarda bu konuyu dile getirmiş, deprem komisyonunun bu kapsamda yetersiz olduğunu ve bir an evvel “strateji belgesinin” hazırlanması gereğini ifade etmiştik. Fakat bu konu maalesef Bandırma Belediyesi tarafından bu güne kadar dikkate alınmamıştır.” dedi.
“SAHTE ÇABALARLA, TEDBİRLERLE KİMSEYİ ÜZMEYELİM”
Mevcut inşaat firmalarının yeni yapacakları yapıları kontrol ederek 160 bin nüfuslu Bandırma’da deprem hazırlığının yapılamayacağını öne süren Algül, “Biz hazırız! deprem için gerekli işleri yapıyoruz” demek için gerçekten bir şeyler yapmak gerekmektedir. Sahte çabalarla, sahte tedbir oyunlarıyla, kimseyi üzmeyelim, sıkıntılı bölgeleri yıkmadan bu işi çözelim gibi düşünceler, vatandaşı mezarlarında tutalım demekten, Vatandaşın aklı ile alay etmekten başka bir hareket değildir.” diye konuştu.
“BANDIRMA BELEDİYESİ’NİN ZATEN EKSİK OLAN KADROSU GİDEREK KÜÇÜLTÜLMEKTEDİR”
Bandırma Belediyesinde İmar Müdürlüğü görevini yürüten Şehir Plancısı Filiz Kayaoğlu’nun görevden alınmasıyla ilgili hiçbir açıklama yapılmadığını ve Bandırma Belediyesi’nin idari kadrosunun günden güne eksiltilerek küçültüldüğünü ve bu durumundan Bandırmalıların zararlı çıkacağının altını çizen Algül şu şekilde konuştu:
Filiz Kayaoğlu’nun görevden alınmasına şahsımda dahil olmak üzere kamuoyunda yoğun tepkiler gelmiş, CHP içinde de onaylamayan bir çok kişi olmuştur. Bandırma Belediyesinde ve dışarıda bir grup vardır ki bu içten mutlu olmuşlardır. Sanırım onların hesaplarını neden mutlu olduklarını, hangi tarla parsel ve ruhsat peşinde gezdiklerini burada konuşmama gerek yoktur. Dosyası geçmeyenler ve istediğini alamayanlar…Karşıdan ilk görünen Bandırma Belediyesinde İdari kadrosunun güçlendirilmeye ihtiyacı olduğudur. Bandırma Belediyesi dahilinde zaten eksik olan idari kadro günden güne eksiltilerek küçültülmektedir. Alınan bu hatalı karaların Bandırma’ya zararı büyük olacaktır. Fakat Bandırma belediyesinde bu kararlar kim tarafından ne Şekilde verilmektedir? Park ve Bahçeler Müdürü aynı zamanda Bilgi İşlem Müdürlüğünü, Kültür Ve Sosyal İşleri Müdürlüğü aynı zamanda Basın Yayın Müdürlüğüne vekalet etmektedir. Bu müdürlüklere atayacak liyakatli insanlar yok mudur? İmar Müdürlüğüne yeni atanan Selamet Karaca arkadaşımızın bu yönde sağlam ve dik duruşlu bir teknik adam olduğunu biliyoruz. Konusunda uzmandır. Kendisine de hiçbir sözümüz yoktur. Görevini layıkıyla yapacağına inancımız tamdır. Fakat Yaşanan bu deprem sonrasında en çok ihtiyaç duyulan meslek gruplarından bir tanesi de Şehir Plancılarıdır. Fakat Bandırma 1/5000 Ölçekli Nazım İmar Planında yapıldığı bir dönemde Şehir Plancılarını karar mekanizmasından uzaklaştırması oldukça manidardır.
“DERE YATAĞI İÇİNE RESTORAN YAPMAK KİMİN SÜPER FİKRİDİR?”
Malta Projesi’nin uzmanlar tarafından yapılmadığının altını çizen Algül, proje için gerekli tetkiklerin yapılmadığını da iddia etti. Algül “Ortada bir proje yoktur. Belediye Meclisine verdiğimiz önergeye rağmen proje halen tarafımızla paylaşılamamıştır. Ne kadar acıdır ki milyon TL bedeller ile yapılmaya çalışılan bir proje ortada yoktur. Var olan 3 boyutlu çalışmanın ihaleye esas proje özelliği taşımadığı herkes tarafından bilinen bir gerçektir. Dere içinde zemin etüdü yapılmış mıdır? 5000 m2 lik havuz dahilinde statik projeler çizilmiş midir? Dere yatağı içine restoran yapmak kimin süper fikridir? 6 adet pompa ile su devri yaptırarak bir yapay gölet işletme işini onaylayan akıl kimdir? Mesleği nedir? Daha Bandırma Cumhuriyet Meydanında yer alan küçücük havuzu işletemeyen belediye; 5000 m2 lik biyolojik göleti işletmeyi planlamaktadır? Dere yatağı içinde yer alan bu havuzun zemin etüdü ve statik hesapları yapılmış mıdır? Projeyi yapanların “Dere Islahı” terimi ile ilgili bir bilgisi var mıdır? Bu cümleyi hiç duymuş mudur?” diye konuştu.
“MALTA PROJESİ BANDIRMA BELEDİYESİ’NİN EN BÜYÜK PROJESİ OLARAK KARŞIMIZA ÇIKSA DA EN VASAK PROJESİ OLMAYA ADAYDIR”
Projeye değil de projenin yanlış yollarla yapılmasına karşı olduğunu söyleyen Algül, “Kamuoyunda da görüldüğü üzere DSİ görüşü almadan bu projeyi yaptıkları ortaya çıkmıştır. Bandırma’nın en uzun yolunu Ordu Caddesinden bağlayarak Liman yoluna ulaşan en uzun hattını kapatmak ve bağlantıyı kesmek kimin fikridir? Bu cümleleri sarf ettik diye projeye karşı olduğumuz yönünde eleştiriler gelebilir. Fakat biz projeye karşı değil, projenin yapım usulünü eleştiriyor ve düzgün bir şekilde fen sağlık kurallarına uygun yapılması taraftarıyız. Uzmanların elinden çıkmayan her konu çökmeye, parçalanmaya ve kente zarar vermeye devam etmektedir. Malta Projesi Bandırma Belediyesinin ‘en büyük projesi’ olarak karşımıza çıksa da, hatalar düzelmez ise Belediyenin ‘en vasat projesi’ olmaya adaydır.” dedi.
Haber: Belit Pektezel