ÖNDER BALIKÇI
Gazeteciliğin özünde eleştiri vardır.
Gazeteci, yaptığı araştırmalar ve edindiği bilgilere dayanarak, kişi ve kuruluşları, siyasileri, seçimle gelenleri eleştirme hakkına sahiptir. Tabii ki, eleştiriye uğrayanların da bu eleştirilere yanıt verme hakları vardır. Bu hakkı kullanmak isteyenlere sütunlarımızı hep açtık.
50 yılı aşkın süredir yürüttüğüm gazetecilik yaşamım boyunca, eleştiriler karşısında yanıt hakkına her zaman saygılı oldum. Bu hakkı kullanmak isteyenlere hiçbir zaman “hayır” demedim.
Ancak yaptığımız haberler ve köşe yazılarıyla ilgili yeni bir tip gazetecilik(!) türü ortaya çıktı.
Adam, bizim yaptığımız haberler veya köşe yazısında eleştirdiğimiz kişi veya kuruluşları arayarak, “Siz, bu haber veya köşe yazısı için ne diyorsunuz? Söyleyin, biz yayınlayalım” diyor. Tabii ki, bunun için maddi bir karşılık bekliyor.
Ayıp ediyor!
Gazetecilik etiği şudur:
Eleştirilen kişi veya kuruluş, yanıt haklarını öncelikle kendisini eleştiren yayın organlarında kullanmalıdır. Eğer o yayın organı, bu hakkı kendisine vermezse, o zaman başka bir yayın organı, ona bu hakkı kullandırabilir.
Yapmayın!
Sizi hiç ilgilendirmeyen, bir başka yayın organında yayınlanan haberlere, çeşitli kişisel, maddi hesaplarla atlamayın.
Meslek etiğini düşünün!