Bandırma Belediyesi Mart Ayı Olağan Meclis Toplantısı gerçekleştirildi. Toplantıda Bandırma’nın depremselliği, yapı stoğu ve kentte deprem afeti öncelikli alınacak önlemler ile ilgili çalışmalar kamuoyuyla paylaşıldı.
Bandırma Belediyesi, Bandırma’nın tüm dinamikleriyle depreme hazır bir kent haline getirilebilmesi amacıyla ilgili teknik odaların temsilcileri ve belediyenin ilgili komisyonlarının katılımıyla deprem afeti öncelikli toplantılar gerçekleştirmişti. Toplantılar sonucu konu ile ilgili ortaya çıkan detaylı bilgiler ve yapılacak çalışmalar Bandırma Belediyesi tarafından Mart Ayı Olağan Meclis Toplantısı’nda gündeme alınarak kamuoyuyla paylaşıldı.
Belediye Başkanı Av. Tolga Tosun başkanlığında gerçekleştirilen meclis toplantısı, Kahramanmaraş merkezli depremlerde hayatını kaybeden yurttaşlarımızın hatıraları adına yapılan saygı duruşu ile başladı. Sonrasında, meclis oturumunun açılış konuşmasını gerçekleştiren Belediye Başkanı Av. Tolga Tosun, “Bandırma deprem kuşağında bulunuyor. Bugün, teknik odalarımızın temsilcileri, bilir kişiler ve ilgili komisyonlarımız bizlere bilgi aktaracaklar. Biz de bu bilgiler ışığında Bandırma’da yapılacaklar ile ilgili adımlarımızı ivedilikle atacağız,” dedi.
İlk konuşmayı yapmak üzere Bandırma Belediyesi İmar ve Şehircilik Müdürlüğü Personeli Jeoloji Mühendisi Aynur Aydın’a söz verildi. Aydın, Bandırma’nın jeolojik yapısı ile ilgili raporu sunarak kentte imara açılan bölgelerin, geçmişten günümüze jeolojik ve jeoteknik açıdan değerlendirmesini yaptı.
Ardından, İnşaat Mühendisleri Odası Bandırma Temsilcisi Gürkan İlgin, konuşmasını yaptı. İlgin, “Deprem afetiyle mücadele etmenin yolu basit. Depreme dayanıklı yapılar tasarlamak ve üretmek. Biz bu mücadeleyi uzun zamandır yapıyoruz. Bilimin öğütlediğini yok sayan, proje mühendisliğini evrak tamamlama aracı haline getiren, şantiye yönetimini düşük ücretlere sıkıştıran gayrinizami anlayışla mücadele ettik ve etmeye devam ediyoruz. Bizim anlatmak istediğimiz konu şu; depreme dayanıklı yapılar deprem sonrası değil, her zaman yapılmalıdır. Her zaman bu hassasiyet içinde olmalıyız. İş imalat esnasında doğru yapılmalıdır. Doğru üretimin yapılabilmesi için bir mühendisin, bir müteahhitle mutlaka doğrudan çalışması gerektiği kanaatindeyiz. Bunu sağlayamadığımız sürece inşaatlar kötü yapılır, çünkü mühendisin elinden çıkmamış olur,” dedi.
“Bandırma için en önemli konunun kentsel dönüşüm olduğunu düşünüyoruz,” önerisiyle sözlerine devam eden İlgin, “Bandırma’daki eski yapıların çoğunluğu eğimli arazi üzerinde ve bitişik nizam olarak yapılmış vaziyettedir. Bu binalar deprem salınımı esnasında birbirinden bağımsız hareket edemiyorlar. Bir de eğimli arazi üzerinde olduğumuz için kot farkı var ve bu fark salınım esnasında mühendislik hesapları içinde olmayan sonuçlar ortaya çıkarabiliyor. Yapı ilave yüklere maruz kalıyor. Bu yüzden bina deprem esnasında belki kendini kurtarabilecekken, yıkılmaya maruz kalıyorlar. Ayrıca ana cadde üzerindeki 1999 yılı öncesi yapılan yüksek yapılarımız da riskliler.” diye uyardı.