BANSİAD ve Prof. Dr. Sarı’dan “Deniz, iklim ve Marmara” farkındalığı

Haberi sosyal medyada paylaşın!

BANSİAD’ın Aylık Olağan Toplantısı’nda Bandırma Onyedi Eylül Üniversitesi Denizcilik Fakültesi Dekanı Sayın Prof. Dr. Mustafa Sarı “Deniz, İklim, Marmara” konulu sunum gerçekleştirdi.

BANSİAD’ın Aylık Olağan Toplantısı Grand Asya Hotel’de yapıldı. Toplantıda Bandırma Onyedi Eylül Üniversitesi Denizcilik Fakültesi Dekanı Sayın Prof. Dr. Mustafa Sarı “Deniz, İklim, Marmara” konulu sunumunu gerçekleştirdi. Açılış konuşmasını yapan BANSİAD Yönetim Kurulu Başkanı Funda Dedeoğlu, BANSİAD olarak iklim değişikliğinin Bandırma özelinden başlayarak, Marmara, Türkiye ve dünya genelindeki etkileri, yapılan çalışmalar ve alınması gereken önlemler üzerinde durarak bölge üzerindeki etkilerine dikkat çekmek ve alması gereken tedbirleri hızla hayata geçirmek üzerine bir politika kurguladıklarını vurguladı. İklim değişikliği ile alakalı önemli konular hakkındaki görüşlerini aktaran Dedeoğlu, “Hükümetler arası İklim Değişikliği Paneli’nin geçtiğimiz aylarda yayınladığı Rapora göre güçlü tedbirler alınmaması durumunda iklim krizinde geri dönüşü olmayan bir noktaya yaklaşıyoruz. Dünyada 3 milyarı aşan insan iklim değişikliğine karşı yüksek derecede kırılgan ortamlarda yaşıyor. Gıda ve su güvenliği azalıyor ve geçim kaynağı kayıpları yaşanıyor. Aşırı sıcaklıklardan kaynaklanan ölümler artıyor ve hastalık oranları yükseliyor. Ekosistemlerin bozulması ve sosyal refahın azalması gibi uzun vadeye yayılan riskler giderek büyüyor. İklim finansmanı, hali hazırda büyük oranda emisyon azaltımına yönelik olsa da, küresel ısınmayı 1,5°C’de sınırlama için gereken yatırım ihtiyacı seviyesinin altında seyrediyor.” dedi.

“İKLİM DEĞİŞİKLİĞİNİN ETKİLERİNE DİKKAT ÇEKEREK ALACAĞIMIZ TEDBİRLERİ HIZLA HAYATA GEÇİRECEĞİZ”

Dedeoğlu, BANSİAD olarak savunuculuğunu yaptıkları Paris Anlaşması’nı, Avrupa Yeşil Mutabakatı başta olmak üzere küresel gelişmelerin içselleştirmesi gerektiğini vurgulayarak şu şekilde konuştu:

Tüm değer zincirlerine sirayet etmekte olan yeşil dönüşüm süreci çevre koruma ve ülkemizin 2053 Net Sıfır Emisyon hedeflerine ulaşılması açılarından kritik önemdedir. İklim krizi ile mücadelenin temel unsuru sera gazı emisyonlarını azaltma yönündeki eylemlerdir. Çok boyutlu bir bakış açısıyla, bütüncül bir perspektifte politika çerçevesini çizen bir stratejinin ve net hedeflerle kurgulanmış bir eylem planının önemini her vesileyle dile getiriyoruz. İçinde bulunduğumuz dönemde çalışmaları devam eden İklim Değişikliği Kanunu, İklim Değişikliği ve Uyum Eylem Planları bu konuda çok uygun bir zamanlama ve zemin sağlıyor. Denizleri de sağladıkları bütün fayda ve hizmetlerle beraber, bütüncül olarak ele almalıyız. Politika, yönetim ve yönetişimin istikrarlı, birbirini kapsayan ve denetleyen bir yapıda olması da önemlidir. Bandırma’nın kıymetli bilim insanlarımızın katkılarıyla ortaya çıkacak önerilerin bu kritik eşiği atlamada rehber olarak önemli bir işlev göreceğine inanıyorum. İlgili politikaların geliştirilmesi süreçlerine güçlü bir katkı sağlamasını diliyorum.

“İKLİM DEĞİŞİYOR BALIK TÜRLERİMİZ AZALIYOR”

BANSİAD Yönetim Kurulu Başkanı Funda Dedeoğlu’nun konuşmasının ardından sunumunu gerçekleştiren Prof. Dr. Mustafa Sarı, ilk olarak balıklar hakkında bilgi verdi. Prof. Dr. Sarı, “Balık varsa deniz iyi ve sağlıklıdır. Balık geliyorsa sofrada lüfer varsa sorun yok. Ancak balıkların gelebilmesi için arkada kocaman bir sistemin çalışması gerekiyor. Marmara özelinde düşünecek olursak, Marmara’da 3 bin küsur tür var. Sizin sofranıza iki yüz gramlık bir lüferin yenebilmesi için bu 3 bin türün uyum içerisinde bu şekilde çalışması gerekiyor. Ancak balık türlerimiz azaldı. Denizde habitat kayıpları yaşandı.” diye konuştu. İklim değişikliğinin etkinlerinden de bahseden Prof. Dr. Sarı, “İklimin ilk habercisi deniz. İklim değişikliği ve Marmara Denizi’nin kirliliği sebebiyle deniz çayırlarının büyük bir çoğunluğu yok oldu. Kirlilik Marmara’nın nefesini kesti. Bunun yanında Marmara’da besin piramidinin en üstünde bulunan büyük balıklar yok oldu. Bu sebeple 15 farklı istilacı balık türü geldi. Yaşanan balık kayıpları nedeniyle Marmara’da balıkçılık sürdürülemez hale geldi.” dedi.

“İKLİM DEĞİŞİKLİĞİNİN ETKİLERİNE DAHA FAZLA GÖRECEĞİZ”

İklim değişikliğinin etkinlerine daha fazla maruz kalınacağını aktaran Sarı, balık avcılığı konusunda zor bir dönem yaşandığını ifade etti. Prof. Dr. Sarı,  “Günümüzde Marmara’dan 24 bin ton balık çıkıyor. 56 tür deniz canlısını içeren bu miktar aslında yanıltıcı. Marmara’dan artık büyük balık çıkmıyor. 24 bin ton balığın sadece 19 bini yenilebilir balıktan oluşuyor ve bu balıkların hepsi küçük türler. 1 Eylül’den itibaren kalkan balık yasağıyla birlikte, Marmara’da avlanan balıkçılar çok balık bulamayacak. Bütün bu sorunlar göz önünde bulundurulduğunda sıcaklıklar daha da artacak. İklim değişikliğinin etkilerine daha fazla maruz kalacağız.” diye konuştu.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir